Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplu taşıma araçlarında ayakta yolcu alınmayacak deyince, ben de Bakırköy istasyonundan eve gitmek üzere trene bindim. Üç durak geçtik. Her şey yolundaydı. Yenikapı istasyonuna kadar oturarak sakince gidiyorduk ki tren durduğunda istasyondan bir kalabalık hücum etti ve böylece sosyal mesafe falan kalmadı.
Tepemde dikilenleri görünce, yerçekimi kuralı gereği virüsler aşağı doğru iner diye düşünerek oturmaktan vazgeçip ayağa kalktım ve sırtımı trenin duvarına yasladım. Derken tren sonraki durak Sirkeci istasyonunda da durdu ve gelen yolcularla beraber bu sefer de yüz yüze vaziyette yolculuk başlayınca, şüphe içinde, kendi kendime acaba Cumhurbaşkanımızın "Toplu taşıma araçlarında ayakta yolcu alınmayacak." diye bir söylemi olmadı da ben mi rüya gördüm diye ikilemde kaldım. Trenden inince hemen internet portalına yazdım ve sorguladım. Bir de baktım ki, ben haklıyım. Söylem var ama uygulama yok...
MASKE TAKMAK GÜÇSÜZLÜK DEĞİLDİR
İstanbul'da Covid-19'a yakalanan hasta sayısı yüzde elli artmış. Her akşam Bilim Kurulu'ndan profesörler ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüsten korunmak için alınması gereken üç önlemi açıklayıp, sosyal mesafe, maske ve temizlik diyor.
Bunu sağır sultan bile duydu ama içimizde bir grup insan var ki anlaşılır gibi değil. Virüse karşı kabadayılık taslıyorlar. Maske takarlarsa kendilerini güçsüz hissediyorlar. Maske takmayıp bir havalı yürüyüşleri ve yukarıdan bakışları var ki inanılır gibi değil. Sanki virüsle gizli bir anlaşmaları var gibi. Bu durumda da koronavirüs vaka sayısının yüzde elli artmaması zaten imkansız.
FUTBOLCULARIN TESTLERİNDEN ÇIKAN SONUÇ
Futbol maçları desen, o da ayrı bir konu. Hafta içinde yapılan Covid-19 ile ilgili testlerden sonra, son olarak maçlara iki gün kala test yapılıyor. Ve futbolcuların hasta olup olmadığına yönelik karar maçtan iki gün önce veriliyor. Peki ya o son iki gün içinde virüs bir şekilde bulaştıysa ne olacak? Hataysporlu 17 futbolcu, 1 antrenör ve 1 personelin yapılan koronavirüs testleri pozitif çıkınca Büyükşehir Belediye Erzurumspor'la yapılacak lig maçı ertelendi.
Ankaraspor'un rutin olarak yapılan koronavirüs testlerinde de 9 futbolcu ve 7 personelin sonucunda Covid-19'a rastlandı. Bu durum, bize şu tüyoyu vermeli; futbolculara her hafta test yapılıyor, idmanlara özel arabalarıyla gidip geliyorlar ve maç öncesi kampa da giriyorlar. Yani anlayacağınız, dışarıyla ilişkileri çok az ama buna rağmen virüs bulaşıyorsa düşünün her gün toplu taşıma araçlarıyla işe gidip gelenleri ve kalabalık ortamda olanları. Onlara koronavirüs nasıl bulaşmasın, Covid-19 nasıl azalsın?
Arabada tek olan şoföre niye maske takmadın diye ceza kesiliyor da kafelerde sırt sırta maskesiz ve sosyal mesafe tanımaksızın oturan çoğunluğa göz yumuluyor... Covid-19 vaka sayısı artmakta deniyor, ardından virüs sanki azalma eğilimindeymişçesine yüz yüze eğitime geçilip maçlara seyirci alınacağı açıklanıyor. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu...
YOĞUN DUMANIN HABER VERDİĞİ...
Bakırköy'den Sirkeci'ye sahil yolundan giderken deniz kıyısındaki sahil şeridinden yoğun bir duman yükselir. Bu duman her ne kadar Kızılderililerin haberleşmelerini anımsatsa da, gerçekte pandemi öncesi olduğu gibi sonrasında da hiç değişmeyen bir manzaradır halkımızın mangal sevdası... Herkes maskesiz, sosyal mesafe ve hijyenik ortam hak getire. Virüs ne buralara ne de Sirkeci'ye çok az kala denize girip güneşlenmekte olanlara uğramış olmalı ki herkes umursamadan anın tadını çıkarıyor.
Çelişki ve ikilemler çok. Bilinen tek bir şey var; Covid-19 çok bulaşıcı ve demokrat. Öyle olmasa zengin fakir, şöhretli sıradan, bakan başbakan diye ayırt etmeden dünyanın tamamına bulaşmazdı. En sonunda Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'a da bulaştı. Bu virüs demokrat olduğu kadar, aynı zamanda kendisine kim kafa tutarsa ona da bulaşmakta. Trump virüse karşı önlem alanlarla dalga geçti, alay etti durdu ama en sonunda o da Covid-19'a yakalandı.
Son olarak bir kafa karıştıran açıklama da Sağlık Bakanı'ndan gelince, İngiltere, Fahrettin Koca'nın açıklamalarına dayanarak Türkiye'den gelenlere 14 günlük karantina uygulayacağını duyurdu. Çelişki çok, bir yandan ateş ölçerle sağlık kontrolü yapıp ateş varsa kapalı alanlara almıyoruz, öte yandan test pozitif çıksa da hastalık belirtileri göstermedi diye virüsü yayma potansiyeli olan şahısları toplumun içine salıyoruz. Kafam çok karıştı, çok!
Çelişkiler çok ama yine de virüsten korunmak için tek çare Atamızın söyleminin peşinden gitmek. Yani Covid-19 belasından kurtulmak için Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi zeki, çevik ve ahlâklı olmak yeterli. Bunun için maske takıp, sosyal mesafe ve temizliğe dikkat edecek kadar "zeki", dışarıda ve toplu taşıma araçlarında sosyal mesafeyi koruyup, çabucak oradan uzaklaşacak kadar "çevik" ve hastalık belirtisi göstermesek de taşıyıcı olacağımızı düşünerek maske takacak kadar da "ahlâklı" olmalıyız. Böylece ne virüs kalır ortada, ne de çelişki...
ATİLLA ÖZALP/AYDINLIK