Dr. Alişan Burak Yaşar: Sağlık çalışanları ruhsal zorlanma durumunda gecikmeden yardım almalı

Medikritik.com olarak, İstanbul Gelişim Üniversitesi Psikoloji bölümü Doktor Öğretim Üyesi Dr. Alişan Burak Yaşar ile sağlık çalışanlarının psikoloji üzerine konuştuk.

Merhabalar hocam. Öncelikle bize kendinizden bahsedebilir misiniz?

Merhabalar. Tabii, kısaca kendimi tanıtmam gerekirse İstanbul Gelişim Üniversitesi Psikoloji bölümünde Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yapıyorum ve kendi muayenehanemde psikiyatri uzmanı olarak çalışıyorum. Toplum Ruh Sağlığını Geliştirme Derneği, EMDR Derneği ve Travma ve Afet Ruh Sağlığı Çalışmaları derneklerinde yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorum. Ağırlıklı olarak travma ve ilişkili bozukluklar, anksiyete bozuklukları ve kişilik bozukları alanlarında ve psikoterapilerle ilgileniyorum.

Pandemi sürecinde sağlık çalışanlarının anksiyete düzeyleriyle ilgili çalışmalar neyi gösteriyor?

Pandemi döneminde bireylerin fiziksel sağlıklarının yanı sıra toplumun ruh sağlığı da büyük ölçüde etkilendi. Bu dönemin belirsizliği, ekonomik sorunlar, insanlarda kendileri ve sevdikleri ile ilgili olarak hastalık kaygıları ve uzun süreli karantina dönemlerinin yarattığı sosyal izolasyon gibi birçok faktör bireylerde depresyon ve anksiyete belirtilerinin ortaya çıkmasına sebep oldu. Tüm bu faktörleri göz önüne aldığımızda tüm toplumda özellikle de sağlık çalışanlarında uykusuzluk gibi temel fizyolojik zorlukların yanı sıra, depresyon ve kaygı bozuklukları gibi birçok psikolojik sorun görülmekte. Pandeminin daha ilk zamanlarında sağlık çalışanlarına yönelik bir araştırma yapmıştık. Durumsal kaygıyı ve umutsuzluğu ölçtüğümüz bu çalışmada, sağlık çalışanlarında umutsuzluk ve durumsal kaygı düzeylerini, toplum geneline oranla hayli yüksek tespit etmiştik. Sağlık çalışanlarını kendi içinde incelediğimizde ise hemşirelerde bu oranların özellikle yüksek olduğu görülmüştü. Genel olarak da biliyoruz ki gelir seviyesinde pandemiye bağlı olarak düşüş yaşayan ve evlerinde yüksek risk grubundan insanlar kendilerini daha umutsuz hissediyorlar. Sağlık çalışanlarının deneyimledikleri korku, hayal kırıklığı ve çaresizlik gibi birçok duyguyu göz önüne aldığımızda bu stresin önemli bir risk faktörü olduğu ve pandemi ile mücadelenin ön saflarındaki sağlık çalışanlarının tükenmişliğine karşı daha dayanıklı hale getirecek önlem ve uygulamaların ne kadar önem taşıdığı görülmekte.   

Pandemi döneminin başındaki stres yanıtı sağlık çalışanlarında nasıldı?

Sağlık çalışanları bu dönemde doğrudan veya dolaylı olarak sürekli travmatik olaylara maruz kaldıkları için stres tepkileri geliştirebiliyor. Bu travmatik stres riskindeki artış; hem henüz tam tedavisi bulunamayan bu belirsiz salgın yüzünden yaşanan kayıplara hem de kendilerinin yüksek risk grubunda olmasına bağlı olarak gelişiyor. Yapılan çalışmalara göre sağlık çalışanlarının geliştirdikleri bu tepkiler çalıştıkları koşullara, aldıkları mesleki eğitime, travma mağdurları ile kurdukları iletişime, onlarla geçirdikleri zamana ve alabilecekleri potansiyel tedavi şekillerine göre farklılık gösteriyor. Salgınla beraber ailelerinden uzak kalan ve hastanelerde uzun mesailer yapmak durumunda kalan sağlık çalışanları aynı zamanda yaşadıkları yoğun stresle de başa çıkmak zorunda kalıyorlar. Oysa ki aileleri ve sevdikleri ile vakit geçirmek bu stresle baş etmek için ellerindeki önemli psikososyal kaynaklardan biri… Daha detaylı incelediğimizde; COVİD-19 takibi yapan hastanelerde çalışan, haftalık mesai saatleri uzun olan ve enfekte olma riskinin yüksek olduğu sağlık çalışanları daha yoğun stres yaşıyor. Sağlık çalışanları uzun mesai saatlerinde ve ailelerinden de uzakta kalarak sosyal destek gibi çok önemli bir kaynaktan da mahrum kalmış oluyor. Bunun sonucunda da sağlık çalışanlarında anlamlı ölçüde bir stres yanıtıyla karşılaşıyoruz.     

Sağlık çalışanlarının yoğun ve uzun çalışma saatleri açısından baktığımızda, bu koşulların psikolojik sağlıkları üzerine etkileri neler olabiliyor?

Örneğin, işleri gereği sürekli Covid-19 hastalarıyla çalıştıklarından dolayı enfekte olma riski taşıyorlar, sevdiklerine hastalık bulaştırma kaygısı yaşıyorlar, sık sık yoğun bakıma giren veya hayatlarını virüs yüzünden kaybeden hastalar görüyorlar. Meslektaşlarının hastalarla olan işlemlerden dolayı enfekte olabildiklerini görüyorlar. Bunun sonucunda da kendilerini umutsuz, depresif, tükenmiş, kaygılı ve stresli hissedebiliyorlar. Salgınların da önemli bir travmatik etken olduğunu düşünürsek sağlık çalışanları Travma Sonrası Stres Bozukluğu, Majör Depresyon ve kaygı bozuklukları gibi pek çok psikolojik sorun geliştirme riski altındalar. Örneğin, Travma Sonrası Stres Bozukluğu tanısı konarken göz önüne aldığımız kriterlerden biri kişinin bu travmatik olaya sürekli aşırı düzeyde maruz kalmasıdır. Sağlık çalışanlarının bir yılı aşkın süredir artan vakalar sebebiyle enfekte olan ve yoğun bakıma alınan hastalarla yoğun olarak karşı karşıya kalması, sürekli pandemi yüzünden hayatlarını kaybeden insanlar öykülerine birebir temas etmesi, kendilerinin ve sevdiklerinin de bu enfeksiyona kapılabileceği kaygısı sağlık çalışanlarının Özellikle hemşirelerde bu oranlar diğer sağlık çalışanlarına göre daha yüksek olarak görülmüştü.  TSSB geliştirme riskini artırıyor. Özellikle halen daha Covid-19’un kesin bir tedavi ve çözümünün olmaması ile seyri belirsiz bir pandemi haline gelmesi sağlık çalışanlarının ruh sağlığını önemli ölçüde olumsuz etkiliyor. 

Sağlık çalışanlarının bu süreçte psikolojik yardım almalarını sağlamaya yönelik çağrı merkezleri kurulmuştu. Bize bunlardan bahsedebilir misiniz? Hala aktif hizmet veriliyor mu?

Özellikle pandeminin ilk zamanlarında çok önemli bir ihtiyaca karşılık olarak Türkiye Psikiyatri Derneği Tele-Psikiyatri hattı ile, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Korona Virüs Online Destek Ruhsal Destek Programı (KORDEP) ile, EMDR Derneği “Travma İyileştirme Grubu” programı ile sağlık çalışanlarının ruh sağlığı için aktif şekilde hizmet vermişti. Bu hatlar gönüllüler aracılığı ile çalışmış olup sağlık çalışanlarının ruh sağlığı açısından çok önemli bir ihtiyaca karşılık gelmişti. Bu programlardan şuan, KORDEP programı halen psikolojik yardım ile ilgili hizmet vermeyi sürdürmektedir.

Mevcut koşullarda olumsuz düşünceler ve duygularla başa çıkmak için sağlık çalışanlarına tavsiyeleriniz neler olur?

Öncelikle baştan sonra ne kadar süreceği belli olmayan bu süreçte sürdürülebilir bir sağlık hizmeti için sağlık çalışanlarının çalışma saatlerinin tükenmişliğe izin vermeyecek boyutta organize edilmesi,  izin/istifa gibi özlük haklarını kullanabilecekleri ortamların ve ekonomik olarak emeklerinin karşılığını alacak düzeyde bir ödeme sisteminin sürekli hale getirecek düzenlemelerin sağlanması çok önemlidir. Adil ve akılcı bir çalışma düzeni, insanların iş verimi ve işyeri ile ilgili tükenmişlikleri açısından en önemli faktörlerdendir. Kamusal otoritelerin alabileceği hekimlerin ruh sağlığını ve çalışma koşullarını önceleyen çalışmalar mevcut durumda pandemi ile savaştaki ön cephenin korunması için en önemli müdahalelerdir. Bu konudaki tavsiyelerimizin en önemlisi bu olabilir. Buna ek olarak hatırlatmakta fayda var ki, sağlık çalışanları öncelikle ruhsal açıdan zorlanmış hissettiklerinde mutlaka bir ruh sağlığı çalışanından destek almalılar. Sağlık çalışanları bazen çeşitli nedenlerle kendi sağlıkları ile ilgili başvurularda veya özellikle ruhsal ihtiyaçları konusunda yardım talep etmekten geri durabiliyorlar. Tükenmişlik, depresif şikayetler ve çeşitli farklı kaygı belirtileri için psikiyatri bilimin imkanları bugün çok güvenli ve etkili şekilde uygulanıyor. Bunlara sağlık çalışanlarının zamanında ulaşımı kimi zaman hayati bir önem taşıyor. Dolayısı ile sağlık çalışanları için de bir ruhsal zorlanma durumunda gecikmeden yardım alabileceklerini hatırlatabiliriz.

Kaynakça

Hacımusalar, Y., Kahve, A. C., Yaşar, A. B., & Aydın, M. S. (2020). Anxiety and Hopelessness Levels İn COVID-19 Pandemic: A Comparative Study Of Healthcare Professionals And Other Community Sample İn Turkey. Journal of Psychiatric Research.

Yaşar, A. B. (2019). Psikolojik Dayanıklılık, Stres ve Öz Bakım. N. Gündüz içinde, Aile Hekimliği ve Acil Serviste Ruhsal Bozuklukların Yönetimi (s. 23-33). Akademisyen Kitabevi.

Yaşar, A. B., Taycan, S. E., Usta, F. D., Uğurpala, C., & Türkçapar, M. H. (2019). Acil Serviste Hasta Yakınları Öfke Seviyesi ve Bilişler İlişkisi Pilot Çalışması. 55. Ulusal Psikiyatri Kongresi, (s. 7). Türkiye.

 

 

-

Etiketler
Dr. Alişan Burak Yaşar
sağlık çalışanları
psikoloji