Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, dün sanal ortamda düzenlediği basın toplantısında önümüzdeki hafta, Coronavirüs salgınında ağır durumdaki hastaların bağışıklık sistemini desteklemek için plazma alımına başlayacaklarını açıkladı.
Bir tür “Pasif aşılama“ olarak değerlendirilen yöntemle, Kızılay tarafından toplanan ve hastalara ulaştırılan kan plazmaları, ağır durumdaki vakaların tedavisine katkı sağlayacak. Yöntemin Hacettepe Üniversites ve Bilim Kurulu ile Kızılay işbirliğinde geliştirildiğini ifade eden Dr. Kınık şu bilgileri verdi:
14 SİHİRLİ SAYISI
“Önümüzdeki hafta plazma alımlarına başlıyoruz. Çünkü ilk hastalarımızın iyileşip taburcu olmasından sonra bunun üzerinden 14 gün geçmesi gerekiyordu. Vücudumuza yabancı bir antijen ya da mikroorganizma, virüs girdiğinde vücudumuzun buna karşı bir tepkisi oluşuyor. Bu antikor oluşturma dediğimiz bir tepki. Biz bu yolla iyileşiyoruz, bu sayede mikroorganizmalarla savaşıyoruz. Çok sayıda Coronavirüs hastamız, yaklaşık yüzde 98-99 oranında iyileşiyor. İyileştikten sonra bu savaştan çıkmış bünyenin içinde çok sayıda savaşçı bulunuyor. İyileştikten sonraki 14. günde bu savaşçılar vücutta en üst seviyeye çıkıyor. Biz iyileşmiş vatandaşlarımızı 14 gün sonra, kan verme şartlarına sahiplerse Kızılay’ın kan merkezlerine bekliyoruz.”
Bu hastalara telefonla da ulaşacaklarını ve gönüllü plazma vermelerini teklif edeceklerini duyuran Dr. Kınık, bunun için de uygunluk koşulları olduğunun altını çizdi ve koşulları özetledi.
ÖZEL HASTANELER DE DEVREDE
Kızılay Genel Başkanı, Sağlık Bakanlığı’nın aferez yapabilecek olan, ruhsata sahip bütün merkezleri ancak “Orkestrasyon Kızılay’da kalmak kaydıyla” izne açtığını kaydetti. Dr. Kınık özel hastanelere bakanlığın sübvanse ettiği kısım üstünde bir maliyet çıkarmamaları uyarısında bulundu. Aydınlık’ın bu konuda bir yaptırım olup olmadığı şeklindeki sorusuna ise “Sağlık Bakanlığı gerekli önlemleri alacak” yanıtını verdi. Türkiye’de plazma tedavisi yapacak olan her bir merkez, kendi hastası şifa bulduğunda onu ikna ederek plazma alabilecek. Aldığı sırada Kızılay’a bunu bildirerek provizyon alacak. Böylece, kaç hastamızdan ne kadar plazma alındı, kaç kişiye aktarıldı bunların kayıtlarını da Sağlık Bakanlığı ile beraber tutulmuş olacak. Kızılay Başkanı, “Kızılay’ın diğer merkezlerden farklı olarak pencere dönemindeki hastaları tespit eden, sadece Kızılay’da bulunan nükleer antikor testini yapabilen sistemi var. Dolayısıyla en yüksek güvenlikli plazma bu anlamda Kızılay’da olacak” bilgisini verdi.
300 SAHRA HASTANESİ DAHA
Dr. Kınık, pandemi döneminde Kızılay’ın verdiği hizmetleri özetledi:
- Yaklaşık 1500 uzman ve 8 bin destek personelle 9 bin kişi, 20 bin insana destek veriyor
- Sınır hatlarında Gürcistan ve İran sınırlarında 150 sahra hastanesi kurduk. Olası bir kötü senaryo için 300 sahra hastanesi imalatımız üç vardiya ile devam ediyor.
- Pandemi ilan edildikten sonra Sağlık Bakanlığı’na korona laboratuvar testlerinin yapılabileceği 2 PCR tarama sistemini teslim ettik. Ankara ve İstanbul’a gönderilen bu sistemlerle günde 6000 test yapılıyor. Ulusal Kan Sistemi içinde PCR cihazlarımız mevcut. Güvenli Kan programımız içinde rutin kapasitemiz devam ediyor.
- Dr. Kınık, Aydınlık’ın sahra hastaneleriyle ilgili sorularına şu yanıtları verdi: “300 hastane, 1000 yatağa denk geliyor. Sağlık personeli, Bakanlığımız tarafından temin edilecektir.”
FÜSUN İKİKARDEŞ /AYDINLIK
Yeni yorum ekle