Uzun süredir gündemde olan vaka sayısı tartışması Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasıyla açıklığa kavuştu. Açıklanan rakamların sadece belirti gösterenleri kapsadığı, belirti göstermeyenlerin rakamlara yansımadığı, testi pozitif çıkan hasta sayısının açıklanan rakamların çok üstünde olduğu ortaya çıktı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan tedbirler zamanında alınmazsa maliyetin yüksek olacağını bildirdi. Ceyhan aşı bulunsa bile aşı ile salgından kurtulmak için birkaç yıla ihtiyaç olacağını söyledi.
VAKA HASTA TARTIŞMASI
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, vaka sayısı ile hasta sayısı konusunun biraz karıştığını belirterek “Belirtisi olanlar hasta kabul ediliyor. Şu andaki bilgilere göre vakaların yüzde 10’u belirti veriyor. Gerçek vaka sayısını bilmiyoruz. Verileri elinde bulunduran tek kuruluş Sağlık Bakanlığı.” dedi.
Salgının kontrol altına alındığını söyleyebilmek için iyileşen hasta sayısının vaka sayısının üstüne çıkması gerektiğini vurgulayan Ceyhan sözlerine şöyle devam etti:
“Bu nedenle iyileşen hasta sayısını açıklanan hasta sayısı ile karşılaştırmak doğru olmaz. Vaka sayıları ile karşılaştırmamız lazım. Veriler tartışılır hale gelirse maliyeti yüksek olur. Örneğin vaka sayısı az gösterildiği için Türkiye’ye turist gönderen ülkelere ne diyeceğiz. Ayrıca vaka sayısı az diye tedbirlerin gevşemesi riski var. Bunu yaşadık. Oysaki tedbirler gecikirse, önlemler zamanında alınmazsa bedeli giderek yükselir.”
FRANSA’DA YENİ VAKALARIN ÜÇTE BİRİ OKUL KAYNAKLI
Vaka sayısı bininin üzerinde takılıp kalırsa bunun 3. yükseliş olacak anlamına geldiğini ifade eden Ceyhan, vaka sayısının 500’ün altına inmesi gerektiğini bildirdi. Ceyhan okulların açılması ile ilgili olarak da Fransa’da vaka sayısı çoğalmasına, bilim adamlarının vakaların üçte birinin okul kaynaklı olduğu açıklamalarına dikkat çekti. Ceyhan, Fransız bilim adamlarının şu anda bu durumu değerlendirdiklerini belirtti.
Virüste ciddi bir mutasyon gelişmediğini vurgulayan Ceyhan, salgının kontrol altına alınabilmesi için tüm dünyada kontrol edilmesi gerektiğini, bu olmadığı sürece korunma önlemlerini taviz vermeden sürdürmemiz gerektiğini ifade etti.
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, aşı konusunda bir beklenti ortaya çıktığının hatırlatılması üzerine de şu değerlendirmeyi yaptı:
“Normalde bir aşının bulunma süresi 15 yıldır. Bu süre 1 yıla sığdırılmaya gayret ediliyor. Şu anda çalışması devam eden yüzden fazla çalışma var. Bunlardan 9 tanesi ileri aşamada. Biri veya birkaçı olumlu sonuç alsa da iş bitmiyor. Diyelim ki bir aşı için önümüzdeki yılın başında ruhsat alındı. Bunun üretilmesi için bile birkaç yıl gerekiyor. Dünyanın büyük bölümü aşı olmalı ki salgında başarılı olunabilsin. Hemen aşı üretilecek ve insanlara uygulanacak gibi bir hava yayılıyor. Bu doğru değil. Salgının bitmesini sağlayacak bir aşılama birkaç yıl alabilir.”
EN İLERİ ÜÇ ÜLKEDEN BİRİYDİK
Türkiye’deki aşı çalışmaları ile de bilgi veren Ceyhun şunları söyledi: “1940’lı yıllarda 20’den fazla aşı üretiyorduk. Dünyada 3 ülkeden biriydik. Bu çalışmaların üstüne koyamadık. Yeni teknolojilere uyum sağlayamadık. Son yıllarda bir tane bile aşı üretebilmiş değiliz. Koronavirüsle ilgili olarak Türkiye’de 9 farklı aşı çalışması var. Aşıda sonuç alsak bile ülkemizde üretimi zaman alır. Devlet destekleyeceğini açıkladı. Yeni bir aşı üretme tesisinin oluşturulması için en az 5 yıl gerekiyor.”
AYDINLIK